KÜREK SPORUNDA ELİT SEVİYEDE YILLIK ANTRENMAN PLANLARINDA YOĞUNLUK DAĞILIM MODELLERİ Recep Selim Akıcı Yıllık Antrenman Planları tasarlanırken takip edilecek model seçimi kürekçilerin fizyolojisini ve...
Yüksek Performans Kürek Sporunda Yeni
Akımlar ve Değerlendirmeler...
Recep Selim Akıcı
Olimpik Antrenör
recepakici @gmail.com
Uluslararası
spor camiasında 1980’li yıllarda antrenman ile ilgili bir slogan tüm dünyayı
sarmış ve sportif başarının Mottosu haline gelmişti.
Bu slogan Kürek
dalında faaliyet gösteren kayıkhanelerde de görülmüş büyük harflerle girişlere yazılmaya
başlanmıştı.. NO PAIN, NO GAIN…
Bu anlayışa
göre yüksek performans seviyesinde başarının sırrı çok çalışmaktan öte
antrenmanlarda acı çekmekten geçmekteydi. Eğer çalışmaların şiddeti fiziksel ve
zihinsel yüksek acı seviyesinde değilse, başarı hayaldi…
Daha sonraki
yıllarda özellikle son 15 yılda, Tıp ve Görüntüleme Teknolojisindeki gelişmeler
ile ortaya çıkan yeni bilgilerin sonuçlarına göre özellikle dayanıklılık
performansı ile ilgili alanlarda bu sloganın doğru olmadığı kanıtlanmıştır.
Dayanıklılığın
en ön planda olduğu Kürek gibi spor dallarında Elit seviyede başarı sırrının, “Acılı
değil Akıllı Antrenman” yöntemleri ile mümkün olduğu net bilimsel verilerle
ortaya konulmuştur.
Günümüzde
bilginin güncellenme süresinin çok kısaldığı bilinmektedir 1960-70’lerde on yıl
olan yenilenme süresi 1980-1990’larda beş yıl olarak gerçekleşirken günümüzde
birçok disiplinde bilgilerin güncellenme süresi iki - üç yıl, hatta bazı alanlarda
daha da kısalmıştır.
Yukarıda verdiğimiz
bu örneklemeden anlaşılacağı gibi Bilimin ve Teknolojinin gelişmesi ile birçok
alanda geçmişte doğru kabul edilen uygulamaların yerini güncellemelerle yenileri
almıştır.
Sportif
performans ve Antrenman alanındaki uygulamalarda da bu gelişmeler sıkça yaşanmaktadır.
Günümüzde
yeni Trend sloganlardan biri şöyledir; NO PAIN… LOTS OF GAIN.!! …
‘’Acı Yok… Kazanım Çok ‘’
Anlaşılır
hali ile denilmek istenen ‘’Pek tabii çalışmak çok önemlidir ancak, Başarılı olup
kazanmak için acı çekmek gerekmez.
Bu bağlamda Kürek
sporunda yeni trend ne var, ne yok bir göz atmak gerekirse görünüş şöyledir;
Kürekte Ne Var Ne Yok?
Son yıllarda
Büyükler seviyesinde Olimpiyatlar ve Dünya şampiyonaları gibi Elit seviyede organizasyonlarda
madalya için kıyasıya mücadele eden ülke ve sporcu sayılarında artışlar gözlenmektedir.
Ortaya çıkan
bu çok yüksek rekabet sonucunda başarılı olup kazanmak için gerekli olan tekne
hızları da artmaktadır
İstatiksel
araştırmalarda görüldüğü gibi Yarışmalarda tekne hızları yılda yaklaşık % 0,06 oranında,
her on yılda bir yaklaşık iki saniye artarken kadınlar sekiz tek gibi bazı tekne
sınıflarında bu hız yaklaşık dört saniye civarına ulaşmaktadır.
Bu hız ve Performans gelişimi ile ilgili etkenler çok
yönlüdür;
En önemli etkenlerden biri antrenman metotlarında
değişim ve dönüşümdür.
Başarılı olmak için gerekli
performansın altında yatan fizyolojik, teknik, taktik, beslenme ve zihinsel
yönlere ilişkin alanlarda nelerin olması gerektiği ile ilgili olarak
disiplinler arası çalışma ve araştırma anlayışı Kürek Sporunda geçmişte olduğundan
çok daha fazla önemsenmektedir..
Öncelikle uygulanan antrenman metotlarında
karşılaşılan problemlerin nedenlerinin sistematik olarak ele alınarak çözülmesi
ve sporcuların sahip olduğu potansiyeli tespit edip en iyi şekilde
değerlendirme çabaları bu gelişmenin en önemli unsurlarındandır.
Bunun neticesinde
farklı antrenman metot ve yüklerinin oldukça farklı metabolik, mekanik ve kas
yükü ortaya çıkardığından bunların performansta ve toparlanma süreçlerindeki
önemli sonuçları daha iyi anlaşılmaktadır.
Kürek
dünyasında başarıları ile öne çıkan ülke ve sporcuların ne yaptıklarına baktığımızda
bu ülkelerin ve sporcuların artık daha önce kaydedilenden daha yüksek antrenman
hacimlerine ulaşırken bu yüklere son derece iyi tolere ettikleri görülmektedir.
Birçok
örnek içerisinden son yılların en başarılı ülkelerin başında gelen Hollanda’nın
48 haftalık yıllık antrenman planlarında 8150 km
antrenman içeriği görülmektedir.
Uluslararası
alanda çok popüler olan son yıllarda bir çok başarılı teknik adamın uyguladığı
gibi Hollanda Antrenman Metodolojisi POLARİZE antrenman sistematiğine
dayanmaktadır ve iki Mmol laktat civarı çok büyük oranda kapsam içermektedir
(Daha önce Kürek Rehberinde yayımladığımız “Kürek Antrenmanlarında Yoğunluk Dağılımının Yönetimi” başlığındaki makalemizde açıklanmıştı.)
Bu
derece büyük kapsam içeren antrenman programları ile kesintisiz ve sorunsuz
istenilen hedeflere ulaşmak için çok detaylı düşünülmüş strateji izlemek
gereklidir.
Başarıları
ile öne çıkan ülkelerin programları incelendiğinde son on - on beş yılda
antrenman planlarının bazı alanlardaki uygulamalarına geçmiş yıllardan farklı veya daha fazla
önemsenmeye yer verildiği görülmektedir.
Çok küçük bir iki örnek
verilmek istenirse’’ Sudaki kürek tekniğinde kötüleşmeye sebep olduğu ve daha
önemlisi çeşitli omurga sakatlık riski taşıdığı ‘’ Bilimsel araştırma sonuçları
ile kabul edilen Kürek Ergometresi üzerindeki özellikle düşük yoğunluktaki
çalışmalardan vaz geçip yerine daha uzun zaman dilimlerinde çalışmayı sağlayan
Bisiklet kullanımı çok popülerdir.
Son yıllarda Hollanda
başta olmak üzere birçok başarılı ülkenin programlarında özel monitör adapte
edilmiş Yol Bisikleti antrenmanı çok yüksek oranlarda yer almaktadır.
Yine ağırlık
antrenmanlarında Alt Ekstrimite yanında üst tarafın özellikle kol kasları ile
ilgili çalışmalara daha fazla önemsendiği İrlanda, İtalya başta olmak üzere
başarılı ülkelerin ağırlık çalışmaları da yeni bir Trend olarak görülmektedir.
Kürek Sporunda yarışma hızları artıyor ancak
antrenman metodolojisinde “çok düşük tempo” büyük kapsamla neden önemini
koruyor?
Bu sorunun cevabını
diğer sistemlere etkileri bir kenarda tutarak çok kısa olarak sadece dokulardaki
hücresel etkisi ve Kalp kasına etkisi olarak iki alanda neler olduğuna bakmak yeterlidir ;
Dokularda Hücresel
etkisi
Mitokondriler hücrede enerji üreten organelleridir. Orgeneller, sitoplazma
içerisinde hücresel organizasyonu sağlarlar.
Uzun süreli düşük yoğunlukta çalışmaların mitokondriyal sayıları
arttırmanın en etkili yöntemi olduğunu ve böylece dayanıklılık performans
kapasitesini artırmanın en iyi yolu olduğu tüm bilim çevrelerince kabul
görmüştür.
Cytochrome C enzimi mitokondri içerisinde ATP üretiminden sorumlu olan
elektron taşıma zincirinde Elektron taşımasından sorumlu hemoproteinlerdir. Hücreler
soluduğumuz havadaki oksijeni bu enzim sayesinde hücreye alır ve dayanıklılık
performansında çok önemli işlev görürler.
Dayanıklılık performansında en etkin olarak yer alan yavaş kasılan kas
fibrillerinde en iyi Cytochrome artışı için en etkili oran VO2 Max ın % 60-75
ine kadar olan çalışmalardır.
Kalp kasında olanlar
Kalp, vücuttaki tüm dokulara kanın ulaşmasını sağlayan bir pompa olarak
niteleyebileceğimiz kaslı yapıda, hayati bir organımızdır.
Dayanıklılık antrenmanları kalp
ve damar sisteminde fonksiyonel ve yapısal değişikliklere yol açar. Bu
değişiklikler fizyolojik kalp büyümesi şeklindedir.
Kalbin kendi içinde bir sistemi olup üst kısmında iki odacık (Kulakçık
Atrium) Alt kısmında iki odacık (Karıncık, Ventikül) bulunur.
Kulakçıklar vücudun farklı bölgelerinden gelen kirli kanı alırken,
Ventiküller temizlenmiş kanı vücut dokularına geri gönderir.
Düşük yoğunlukta yapılan aerobik çalışmalar neticesinde özellikle Kalbin sol
ventikül duvarları hem esnekliği artar, kütlesinde kalınlaşma meydana gelir hem
de iç çapında genişleme gerçekleşir.
Eksentrik Hipertrofi adı verilen tüm bu adaptasyonlar sonrasında Sistol
devresinde hacim yani bir seferde kan atım, miktarı artar bu suretle kürekçide çok
daha iyi sportif performansa imkan verir.
BUNUN AKSİNE;
Kalp eğer yüksek strese ve yoğun aerobik ve anaerobik yüke maruz kalırsa
yüksek atım sayısını sebebi oluşur ve kalp frekansındaki DİYASTOL SÜRESİ
KISALIR dolayısı ile kalp duvarları tam gevşeyemediği için genişleyemez
boşluklar oluşur tamamen kan dolamaz.
Konsentrik Hipertoraf i denilen bu adaptasyon sonucunda sistol devresinde
düşük miktarda kan atım volümü gerçekleşir. Bu dayanıklılık Performansına etkileri yönünden olumsuz ve istenen
bir durum değildir, katkısı Eksentrik Hipertrofi ile mukayese edilemez.
İşte yukarda izah edilmeye çalışılan
sadece birkaç alandaki etkilerinden anlaşılacağı üzere düşük şiddet yüksek
kapsam Kürek sporunda oran olarak en çok kullanılan antrenman yöntemi olarak
önemini korumaktadır.
Kürek
Antrenmanlarında Teknoloji kullanımdaki artışlar ve Performansa etkileri
Son yıllarda gelişen teknolojilerin sporun
her alanında kullanılmaya başlanması ile Antrenman modellerinde sporculara
uygulanan çok daha hassas antrenman şiddetleri tespit etmek daha ince hesaplanmış
antrenman yükleri planlamak imkanı oluşmuştur
AC Ratio ve Sweet Spot nedir;
Bilindiği
üzere Sportif Performansın gelişimi ile ilgili olarak süreç şöyle işlemektedir:
Antrenman
Uyaranı →Hücresel ve Sistemik adaptasyon →Performans değişikliği
Performansta
ilerleme olabilmesi için metabolizmada yeterli stres yaratılmış olması gerekir
ancak her sporcunun yük kapasitesi farklıdır, bireyseldir.
Antrenmanlarda sporcu üzerinde baskı yaratacak yük,
kimi kürekçide gelişme yaratmak için yeterli olmaz iken başka bir sporcu için
fazla olabilir.
Sakatlık ve performans kaybı ortaya çıkmadan antrenmanın olumlu etkilerini
en üst seviyeye çıkarmak için antrenörlerin ve teknik ekibin sporculara
uygulanacak güvenli antrenman yükünü tespit etmeleri için iş yükü oranı yani AC
Ratio ve Sweet Spot yani optimal denge
noktası kullanılır.
AC Ratio Nedir
(Kronik iş yükü oranı.) Sporcularda sakatlık, sürantrene semptomları ve
performans kaybı onun kaldırabileceğinden çok daha fazla çalışma yükü gerçekleştiğinde
ortaya çıkar.
AC Ratio, kat edilen mesafe Watt, tonaj veya algılanan eforun (RPE)nin
antrenman süresi ile çarpılması ile bulunur.
Bir egzersizin yoğunluğunu ölçmeyi sağlayan (RPE), sporcunun egzersiz
sırasında ne kadar zorlandığını ölçmeyi sağlayan bir puanlama sistemidir. (Borg
RPE skalası) sporcunun fiziksel ve zihinsel olarak kendini nasıl hissettiğine
dayanan bir puanlama biçimidir.
Örnek vermek gerekirse bir kürekçi 11- 13s RPE’lik bir efor ile (VO2 Max %60-70) 100 dakika kürek çektiğinde o
sporcunun iş yükü o gün 1300 birim( AU) iş yükü olacaktır.
AC Ratio, yani Kronik iş yükü, 4 haftalık yani 28 günlük toplam iş yükü
ortalama değeridir bu değer bir
sporcunun neler yaptığını net olarak
gösterir ve sporcu formunun ne durumda olduğunun göstergesidir.
Sweet Spot
Sakatlık ve sportif performans
kaybına sebep olacak kapasite aşımı ile yüksek performans arasındaki OPTİMAL DENGE ye
Sweet Spot Türkçe anlamı ile Optimal
Denge Noktası değeri denir.
Antrenmanlarda seçilecek şiddet ve yükün doğru olması Performansın sekteye
uğramadan gelişmesi için çok önemlidir.
Yukarda bahsedildiği gibi suda ve karada antrenman
performansının ve dinlenmenin izlenmesi ve analiz edilmesi için algılayıcı
sensörlerle donatılmış giyilebilir teknolojik yenilikler ile çok kolaylaşmış ve
son yıllarda kürek sporunda başarının olmazsa olmazı kabul edilip çok
kullanılmaya başlanmıştır.
Toksik
Etki ve Performans yıkılışı
AC Ratio’sunda ani artışlar ile sakatlık
ve Performans kaybı arasında çok önemli ilişki vardır.
Kürek sporunda Yıllık Antrenman Planlarının
hazırlık dönemlerinde en önemli çaba aerobik performansın ve gücün
olabildiğince geliştirmektir.
Dayanıklılık performansında ilerleme düşük
yoğunlukta suda ve karada yapılan çok uzun sürelerde çalışmaların sonucunda
oluşan adaptasyonlar ile mümkün hale gelir ve bu adaptasyon süreleri aylar
hatta yıllar sürer
Yıllık antrenman planlarının özellikle
hazırlık dönemlerinde TEST-SEÇME-MÜSABAKA adıyla yapılan etkinliklerde oluşan
rekabet dolayısı ile sürekli olağan dışı yüksek şiddette yüke mecbur bırakılan
sporcu ve ekiplerde AC Ratio oranı bozulur.
Hemen ortaya çıkıp anlaşılmasa da
sporcular üzerinde hiç istenmeyen toksik etki oluşur bunun sonucunda
dayanıklılık adaptasyonu durma noktasına gelebilir.
Toksik etki sonuçları iskambil kağıdı
gibi birbiri ardınca bütün sezonu etkiler overtraining semptomları sakatlıklar
ve performansta düşüşleri kaçınılmazdır.
Dolayısı ile Test – Seçme - Müsabaka ve
bunun gibi etkinliklerin içeriği ve yıllık Antrenman planlarında ki yeri ve
hesaplaması çok önemlidir.
Ayrıca Yıllık Yarışma Takvimlerinde
seçilecek yarışma tarihleri de performans planlamasında doğru zamanda istenilen
yerde olmak için önemlidir.
Son yıllarda gelişen teknoloji ile çok daha hassas antrenman yükleri daha ince
hesaplanmış antrenman şiddetleri tespit edilme imkânı çok kolaylaşmıştır.
Bu imkanlar neticesinde sorunsuz performans gelişimi sağlanırken, akıllı giysiler ve teknoloji kullanımı özellikle Olimpik seviyede başarıya ulaşmada çok önemli unsurlar haline gelmiştir.
Bunun dışında
performansta ilerleme ve başarıya ulaşma çabası karanlıkta el yordamı ile
yürümek gibidir takılıp düşme kaçınılmaz sondur.
Son yıllarda
daha çok önem verilen diğer alanlar;
Yarışmalar
öncesinde, sonrasında ve antrenman içinde spora özgü beslenme ve çeşitli ergojenik
yardımcıların kullanımı ile ilgili olarak son yıllarda daha bilinçli tercihler uygulamalara geçilmiştir
Spor
bilimi laboratuvarı, kürek ekiplerinin günlük antrenman yaptığı yerlere göllere,
dağlara taşınarak geçmişte çok zorluk çekilen veri toplamayı kolaylaştırmış bu
suretle sürekli ve güvenilir veri akışı sağlanmıştır.
Teknelere
adapte edilen güç ölçerler, navigasyon uydu sistemleri ile dirsek, oturak,
ayaklık gibi ekipmanlarda ileri teknoloji ve karbon fiber kullanımı artmış, kürekçilerin teknelere güç transferleri kayıpları azalmış,
performans ve hız gelişimi için önemli katkılar sağlanmıştır.
Bir
diğer eğilim ise yüksek rakım ve sıcaklık gibi farklı çevre koşullarında
yapılan müsabakalarda ve bu ortamlardaki müsabakalara yönelik antrenmanlarda
yeni stratejiler üzerine daha fazla yoğunlaşılmış ve sistemler oluşturulmuştur.
Daha
donanımlı, daha gelişmiş olarak inşa edilen veya tadil edilen Kürek Merkezleri
antrenman ve müsabaka sonrası hızla toparlanmayı sağlayan fizyo terapi uygulama
alanları, havuz, sauna ve gelişmiş ekipmanları ile performans gelişiminin
önemli parçalarından biri olmuştur.
Bu gelişmelere paralel olarak elit seviyede ekiplerde görev yapan antrenörler, genel olarak spor bilimleri alanında daha iyi eğitimli hale gelmiş, problemi anlama ve çözmede katkıları artmıştır.
Son yıllarda yaygın
hale gelen Teknoloji kullanımını ve disiplinler arası işbirliğinin faydalarını yaşayıp
gören sporcular antrenman ortamlarında bu araçların kullanılmasını talep ve
teşvik etmeleri performans gelişimlerinde önemli unsurlardan biridir.
Yukarda bahsettiğimiz
konular son yıllarda rekabetin çok arttığı Kürek Sporunda antrenman biliminin
ve teknoloji kullanımının önemini vurgulamaya çalıştığımız düşüncelerimizin bir
özetidir.
Ülkemizdeki her antrenör
ve her sporcusu için Olimpiyat Kürsülerinde yer almak mümkündür. Önemli olan
bilimin ve başarıya ulaşanların ayak izlerini takip etmek ve bu yolu azimle kat
etmektir.
Recep Selim Akıcı
Ocak 2024
KÜREK SPORUNDA ELİT SEVİYEDE YILLIK ANTRENMAN PLANLARINDA YOĞUNLUK DAĞILIM MODELLERİ Recep Selim Akıcı Yıllık Antrenman Planları tasarlanırken takip edilecek model seçimi kürekçilerin fizyolojisini ve...
YÜKSEK PERFORMANS KÜREK SPORUNDA TEKNOLOJİ KULLANIMININ ÖNEMİ ALGORİTMİK VE SEZGİSEL (HEURİSTİC) YAKLAŞIM MODELLERİ Recep Selim Akıcı [email protected] Günümüzde elit sporun her dalında olduğu gibi...
KÜREK SPORUNDA İTALYAN ANTRENMAN METODOLOJİSİ VE ÖRNEKLERİ Yazan: Recep Selim Akıcı Olimpik Antrenör [email protected] Kürek Dünyasında Esen İtalyan Antrenör Fırtınası Son yıllarda birçok İtalyan k...
Kürek sporunun geleceği ve stratejik yaklaşımlar. Yazan: Recep Selim Akıcı 1) Elit seviyede Kürek Sporunun popülaritesi ne durumda. 2)Uluslararası Kürek Federasyonunun (FISA) yeni stratejik yaklaşımla...
KÜREK SPORUNDA ELİT SEVİYEDE BAŞARI YAŞI VE ETKİLİ FAKTÖRLER Recep Selim Akıcı 2022 Dünya Büyükler Şampiyonasına bir bakış ve değerlendirme; Dünya büyükler kürek şampiyonası Çek Cumhuriyetinin Raçice ...
Uluslararası 2022 Kürek Sezonu Başlarken KÜREKTE PSİKOLOJİK AKIŞ Recep Selim Akıcı Boğaziçi Üniversitesi Merak Edilen Rövanş: Stefanos Ntouskos yine kazanabilecek mi ? Tokyo olimpiyatlarında Kürek dal...