En İyiye, En Yakın Kim? Recep Selim Akıcı Kürek sporunda Uluslararası alanda Altın Madalya standarttı (GMS) veya öngörülen zaman (PT) olarak adlandırılan ve yaygın olarak kullanılan yöntem nedir? Altı...
HERŞEY KOLAY OLMADAN ÖNCE ZORDUR
Yazan :Recep Selim Akıcı
Her olimpik spor dalında olduğu
gibi Kürek sporunda bir sporcunun olimpik seviyede başarılı olma yolu birçok fedakârlıklar
ve çok yüksek istek gerektirir. Antrenman disiplinine sadakat ve sabır hedefe
ulaşmanın en önemli unsurlarındandır.
Bu büyük ideal ve mücadelede
sadece sporcular değil Federasyonların ve Teknik ekibin çok iyi organize ve
koordine etmesi gereken faktörler vardır.
Planlanıp önceden tespit edilmiş
hedeflere zamanında başarı ile ulaşmayı sağlıyacak gerekli girişimlerde
bulunmak ve risk faktörlerine karşı tedbirleri almak idari ve teknik kadronun
görevidir.
Antrenman planlarında Adaptasyon
Sportif performansta en üst seviyede yüklere adapte olma,
uyum sağlama o seviyede mücadele gücüne ulaşmada gerekli adaptasyon süreci için
disiplin ve sabır Kürekçi, antrenör, kulüb, federasyon, tüm taraflar için başarının
anahtarıdır.
Antrenman biliminde adaptasyon
çeşitli ifadelerle tarif edilebilinir, en basit biçimi ile;
’’ Antrenmanlara uyum sağlama,
Antrenmanların sistemli biçimde tekrar edilmesi sonucunda ortaya çıkan tüm değişimlerin
toplamıdır.
Bilindiği üzere Performans
gelişimi ile ilgili süreç şöyle işlemektedir
Antrenman uyaranı → Hücresel
ve sistemik Adaptasyon → Performans Değişikliği
Tahta çubuk deneyi :
İki ucundaki taşıma takozu üzerine konan tahta
çubuk örneği ile anlatmaya çalışırsak:
1)Bu Tahta çubuk üzerine bir
ağırlık konulduğunda konulan yük (Load)ile tahta çubuğun taşıma kapasitesi ile (stress) uyumlu ise tahta çubukta herhangi
bir şekil değişimi olmaz.
2)Eğer tahta çubuğun üstüne kaldırabileceğinden
daha fazla ağırlık (Load) konulursa bu yük tahta çubukta bir gerilim
yaratır(strain )ve tahta çubuk bu yük sebebi ile aşağı doğru yay yaparak şekil
değiştirir deformasyon başlar.
Biz oluşan bu deformasyonu tahta
çubuğun önceki orijinal hali ile mukayese ederek ne kadar deformasyon olduğunu
ölçebiliriz ve bunu yaratılan GERİLİM (strain)olarak tarif edebiliriz.
Eğer tahta çubuk üzerine konan bu yük
kaldırılırsa tahta çubuk yavaş yavaşta olsa eski orijinal şekline döner ,bunda
bir problem yoktur geçici deformasyon ile ADAPTASYON oluşmuş tur.
3) Ancak uygulanan yük
arttırılmaya devam edilirse tahta çubuğun taşıma kapasitesini aşıp tolere
edemeyecek düzeye ulaşırsa Tahta çubuk bu yüke dayanamaz ve KIRILIR .
Artık tahta çubuğun eski orijinal haline
dönme imkânı kalmamıştır bu istenmeyen bir durumdur.
Bu örneği Antrenman bilimine
uyarlayarak kullanmak istersek şöyle açıklayabiliriz.
Sportif Performansta ilerleme
olabilmesi için metabolizmada yeterli stres yaratılmış olması gereklidir.
Gelişme için gerilim gereklidir.
Sporcu üzerinde gelişme sağlayacak
yeterli gerilime ulaşıldığında ADAPTASYON sağlanır.
Fizyolojik ve psikolojik sistemler ADAPTASYON,
ile buna cevap verir ve dayanıklılık performansı artar.
Burada önemli olan husus ve olması
istenen;
’’Uygulanan antrenman yükünün
yeterli gerilim yaratılması ve antrenman bittikten sonra sporcunun hızla
toparlanmaya geçebilmesidir ‘’
Ancak uygulanan antrenman yükü sporcunun
kaldırabileceğinin çok üstünde ise ve uygulamaya
ısrarla devam edilirse bu yük sporcu
üzerinde aşırı gerilim yaratacak ve toksik yan etkiler ortaya çıkacaktır. Buda
sporcunun performansında fizyolojik
psikolojik kırılmalarla sebebiyet verecektir.
Hedeflere ulaşılabilmek için
planlanan antrenman programlarının Doğru yük dağılımı (TID) içermesi ve adaptasyon
oluşması için sürede sabır hayati önem taşır.
Kürek sporunda aerobik güç
dominanttır en önemli belirleyicidir.
Hücre içindeki ‘’Cytochrome C’’ enzimi Mitokondri içerisinde
ATP üretiminden sorumlu olan elektron taşıma zincirinde elektron taşımasından
sorumlu hemoproteinlerdir.
Hücreler soluduğumuz havadaki
oksijeni bu enzim sayesinde hücreye alır.
Dayanıklılık performansında ‘’ Cytochrome C’’ varlığı
çok önemli belirleyicidir.
Dayanıklılık performansında etkin
olan yavaş kasılan fibrillerde en iyi ‘’ Cytochrome C’’ artışı i Max Vo2 nin
%70-75 ine kadar olan yüklerde gerçekleştiği bilinmektedir.
Bunun için doğru planlar sonucu
başarı getiren yıllık antrenman programlarında bu yük düzeyine kadar
çalışmalara çok yüksek oranlarda (%80-90 ) yer verilir.
Antrenmanların şiddeti sınıflandırıldığında
Adaptasyon süreleri farklıdır Laktat tolerans (%85-90) için 4-8 hafta Aneorobik Central (% 95-100)için 4-6 haftalık
adaptasyon yeterli bulunurken Aerobik güç Adaptasyonu için aylar yıllar ve sabır gerekir.
Diğer taraftan yukarıda
bahsettiğimiz dönemsel ihtiyaçlar gözardı edilerek özellikle
yıllık planların hazırlık dönemlerinde yüksek şiddette yük içeren
antrenman programların sporcuların
performansı üzerindeki olumsuz toksik etkilerini örneklemelerle bahsetmişken
A.B.D. Mayo Clinic te 2021 yılında
Flockhard ve arkadaşlarınca yapılan ‘’ Aşırı yüksek yoğunluklu eğzersiz
antrenmanla kas mitokondriyal fonksiyonunun Bozulması ‘’ adı ile dünyanın en
prestijli Tıb dergilerinde yayınlanan
çalışmada karşılaştırmalı eğzersiz
programlarının vücuda olan etkileri labratuvar ortamında bir gurub sağlıklı birey ile test
edilmiştir.
Yüksek yoğunluklu aralıklı (HİİT)antrenmanlar
sonucunda sağlıklı deneklerde azalmış mitokondrial solunum ortaya çıkışı ile
beraber Glikoz toleransının bozulması ve eş zamanlı olarak mitokodrial
Fonksiyonların bozulduğu ve bu durumun mitokondride hasara
sebep olup zarar verdiği bulunmuştur.
Bu çok yeni bilimsel çalışma
sonucu da bize düşük yoğunlukta çalışmaların dayanıklılık performansında en
güvenli ve başarıya götüren en sağlıklı ve doğru yol olduğunu bir kez daha
göstermiştir.
T.K.F. nin yeni Teknik yönetim
modeli:
Türkiye Kürek Federasyonu yeni
görev sürecinde çok önemli kararlar alarak sporcularımızın Olimpik seviyede başarıya
ulaşmasını hedef olarak koymuş ve bu başarıya ulaşma heyecanını yaratan
şartları oluşturmaya başlamıştır.
Bu anlamda TKF Bir teknik yönetim
modeli oluşturmuş ve bu modelin içerdiği yıllık antrenman programlarını açık ve
şeffaf olarak sporcu, antrenör tüm taraflarla düzenli olarak paylaşmaya
başlamıştır.
Günümüzde dünya çapında başarılı olarak başı
çeken Hollanda İngiltere vb. ülkelerin Antrenman planları incelendiğinde
POLARİZE (80-85 Düşük yoğunluk /15-20 çok yüksek yoğunluk) sistematiği
kullandıklarını görmekteyiz.
TKF Teknik yönetiminin Antrenman
Modeli Polarize sistematiği içermekte, her döngüde sporcuların özellikle
aerobik güç potansiyelinin gelişmesi öncelikli hedef olarak konulmaktadır.
Yukarda bahsettiğimiz gibi
performansta ilerleme olması için metabolizmada yeterli stres yaratılmış olması
gerekir, ancak her sporcunun yüklenme kapasitesi bireyseldir.
Antrenmanlarda sporcu üzerinde baskı yaratacak
yük kimi kürekçi için gelişme yaratmak için yeterli olurken bir başka sporcu
için fazla gelebilir.
Bu anlayışla özellikle hazırlık dönemi boyunca
Programlanan çalışmalarda Bireysellik önemsenerek sporcular antrenmanlarını Tek
çifte teknelerinde yapmaları tercih edilmiştir.
Program kapsamında düşük şiddet te
çalışmalar (F.C Max %55-75) büyük oranlarda yer almaktadır.
Düşük şiddetli çalışmalarda
kullanılan tempo 18-20 olarak tespit edilmiştir ancak antrenmanda yükün
kürekçinin vücudunda oluşturduğu baskı yoğunluğu çekilen tempo ya bağlı
değildir.
Kürekçinin antrenman veya
yarışmada etkileneceği yoğunluk düzeyi seçilecek Hız ile alakalıdır.
Hız ile Yoğunluk arasında bir
korelasyon vardır ,Tempo ise bir enstrümandır yani hız oluşması için bir
araçtır ancak ana temeli oluşturmaz.
Bu amaçla antrenman şiddet
dağılımında (TID) korunan disiplin ve uzun adaptasyon süreleri vardır.
Oluşan Fizyolojik ve Psikolojik
adaptasyonlar ile sporcu performansı sürekli ilerleyerek antrenman sürelerinde
aynı tempolardaki hızını arttırır bu performans artışı müsabaka döneminde
zirveye ulaşır
Sporcular yarışma süresi
içerisinde hızlarını devam ettirebilmeleri için Enerji ihtiyacını mümkün olacak
en uzun sürede Dengede tutma becerisine ve ekonomisine ulaşır, ihtiyaç
olduğunda tempo değişikliği kabiliyetleri gelişir.
2025 Sezon Başı itibari ile
uygulanmaya başlanan programların sporcularımızın performans gelişiminde olumlu
sonuçları geri bildirimlere yansımaktadır.
Türkiye Kürek Federasyonunun Nihai
Hedefi 2028 Los Angeles Olimpiyatlarıdır.
Bu hedef Klasik kürek için olduğu
kadar Beach Sprint ve Para Rowing için bir bütündür.
Türk spor camiası kürekçilerimizin
Olimpik seviyede dünyanın en iyileri ile rekabet edecek düzeye ulaştığını
mutlaka görecek bu mutluluğu bütün camiamızın başarısı olarak yaşayacaktır.
Olimpik düzeyde sporcularımızın özellikle
Erkek ve Kadın 1x, 2-,2x tekne sınıflarında veya bir dörtlüde Dünyada saygın sıralama
başarısına ulaşması hayal değil, muhtemeldir.
Türk kürekçiler 2028 Los Angeles
Olimpiyatlarında dünyadaki en iyiler kadar yüksek antrenman düzeyine
ulaşacak ve büyük başarma arzuları ile L.A.Marine Stadium’da startta olacaktır.
Bütün umudumuz sporcularımızı, antrenörlerini,
yöneticilerini orada alkışlamaktır.
Recep Selim Akıcı
Şubat 2025
En İyiye, En Yakın Kim? Recep Selim Akıcı Kürek sporunda Uluslararası alanda Altın Madalya standarttı (GMS) veya öngörülen zaman (PT) olarak adlandırılan ve yaygın olarak kullanılan yöntem nedir? Altı...
KÜREK SPORUNDA ELİT SEVİYEDE YILLIK ANTRENMAN PLANLARINDA YOĞUNLUK DAĞILIM MODELLERİ Recep Selim Akıcı Yıllık Antrenman Planları tasarlanırken takip edilecek model seçimi kürekçilerin fizyolojisini ve...
YÜKSEK PERFORMANS KÜREK SPORUNDA TEKNOLOJİ KULLANIMININ ÖNEMİ ALGORİTMİK VE SEZGİSEL (HEURİSTİC) YAKLAŞIM MODELLERİ Recep Selim Akıcı [email protected] Günümüzde elit sporun her dalında olduğu gibi...
KÜREK SPORUNDA İTALYAN ANTRENMAN METODOLOJİSİ VE ÖRNEKLERİ Yazan: Recep Selim Akıcı Olimpik Antrenör [email protected] Kürek Dünyasında Esen İtalyan Antrenör Fırtınası Son yıllarda birçok İtalyan k...
Yüksek Performans Kürek Sporunda Yeni Akımlar ve Değerlendirmeler... Recep Selim Akıcı Olimpik Antrenör recepakici @gmail.com Uluslararası spor camiasında 1980’li yıllarda antrenman ile ilgili bir slo...
Kürek sporunun geleceği ve stratejik yaklaşımlar. Yazan: Recep Selim Akıcı 1) Elit seviyede Kürek Sporunun popülaritesi ne durumda. 2)Uluslararası Kürek Federasyonunun (FISA) yeni stratejik yaklaşımla...